Haberler Tuncay Şahin EML Mezunları Programına Katıldı
  • 19.11.2019

Tuncay Şahin EML Mezunları Programına Katıldı

Düzce Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Şahin, Borsa İstanbul Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Mezunları Derneği tarafından organize edilen toplantıya katıldı.

Düzce Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Şahin, Borsa İstanbul Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Mezunları Derneği tarafından organize edilen toplantıya katıldı.

Şahin, toplantıda yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi;

“Ahilik kültürü Türk medeniyetinin en önemli kavramlarından biridir, vatana hizmet sadece cephede savaşmak ile değil, esnafımızın, sanatkarlarımızın ahlak ve adaleti tesis ederek kurdukları güven ve huzur ortamı da vatana en büyük hizmettir.

Ahiler, Anadolu’nun Türk ve Müslüman yurdu olmasında çok etkili olmuşlardır. Göçebe hayattan  yerleşik hayata geçişte en önemli etkendir, şehir hayatına adapte olmakta ahilik anlayışı öncü olmuştur.

Ahilik kültürünün en temel amacı aslında iyi bir insan yetiştirmektir. İyi olmayan bir insan aslında ne adaleti ne de huzuru tesis edebilir. İyi bir esnaf olmak öncelikle iyi bir insan olmayı gerektirir. İyi bir esnaf olmak, iyi bir insan olmak ve bu konuda örnek olmak yarınlara bırakılacak en büyük mirastır. Yüz yıllar önce Ahilik sistemi işini doğru yapmayan, müşterisine hile yapan ve çevresine kötü örnek olan esnafı dışlayan bir sistem kurmuştu. Bu durum aynı zamanda esnafları toplumun geleneklerine ve ahlak yapısına uygun hareket etmek zorunda bırakıyordu.

Günlük hayatta her şeyde olduğu gibi ticaret yaparken de ahlak ve adaleti tesis etmek zorundayız. Peygamberimizin bu konuda çok hadis-i şerifi de vardır.

”Satılan bir şeyin kusurunu gizlemek helal değildir. O kusuru bilip söylememek de, kimseye helal olmaz.”

“Ticarete hıyanet karışınca, bereket gider.” bunlardan sadece birkaçıdır.

Günümüzde piyasalara baktığımızda ahilik anlayışına uzak davranışlar huzur ve güven ortamını oldukça bozmaktadır. Çocuklarımızı bu anlayış içerisinde yetiştirmek zorundayız. Bunu yaparken onlar için çok iyi örnek olmalıyız. iz bunu gerçekleştirmeden bunu başaramayız. Bizler siftah yapmayan komşusuna müşteri gönderen bir neslin çocuklarıyız. Bu genler zaten hamurumuzda var. Bir insan işinde ne kadar ehil olsa bile hak, hukuk, adalet ve ahlak yönünden yetersiz ise topluma bir fayda getirmesi beklenemez.

Bu anlattıklarım çerçevesinde, mutlaka okullarda bu kavramların çocuklarımız tarafından benimsenmesini sağlayacak bir eğitim müfredatı konulmalıdır. Bu müfredat bizzat Milli Eğitim Bakanlığı tarafından, bu konuya taraf olan kurumların katkıları ile hazırlanmalı ve zorunlu bir ders olmalıdır. Bu müfredatta misafirperverlik, komşuluk ilişkileri, görgü kuralı, doğruluk, dürüstlük, yardımlaşma gibi kavramalar mutlaka yer almalıdır.

Günümüzde birçok işçi ve işveren arasın iş uyuşmazlıkları ile ilgili davalara sık sık rastlıyoruz. Hatta bu uyuşmazlıkların sayısı gittikçe artmaktadır. Aslında ahilik anlayışını tam olarak tesis etmiş olsaydık, bu kadar sorun yaşamazdık. İş ahlakına sahip işçi ve işverenler sorunlarını çok daha adaletli bir şekilde çözebilir, iş barışı için güvenli ve huzurlu bir ortam yaratabilirler.”